23 Temmuz 2012 Pazartesi

"expertise matters, when.."

bazen bazı insanlarla tanışıklığımız, becerilerimizi aşar. o zaman bir şeyler deneriz beceriksizce çünkü biliyoruzdur ki bir yerde bir şeyler tutturma olasılığımız vardır. en azından öyle hissederiz. bazen tutturabileceğimizi düşündüğümüz ortak noktalar, karşılıklı çakışmaz bi türlü. yer, zaman, ortam, bunlar önemli ne de olsa. paralel de gidemedikçe çakışmaya debeleniriz. ama kimin mesafesi nerede, ne zaman ve nasıl başlar, bilemedikçe - ve biz nerede duruyoruz, oldurmaya çalıştıkça çok farklı düzlemlerde salınırken, kim koyarsa koysun o başlangıç noktasını, olmaz. ve nerede biter o çizgi - o da var. farklı kaçış noktalarımız var ya. farklı düzlemler ve zamanlamalar farklı, oluşmasını istediğimiz şey belki farklı. tutturmak zor aslında.

bazen işte, sadece sezgisel olarak o ortak düzlemi bulabileceğimiz, kendi sınırlarımız içinde, kendi seçtiğimiz kelimelerle - o şekilde yazabileceğimiz hikayelerde "ol"sun ya da "ol"uversin (ama şansa bıraktığımız bir görüngüde "lütfen"), aslında öyle kabul edip ilerleriz. kendi çizgimizin sonunda durmamız gerekir ama, başka düzleme atlamak kabul edilecek bir şey değildir çoğu zaman - "o da kim oluyor?!".

ben böyle olduğunda içimden şöyle düşünüyorum:

"Keşke becerebileceğimiz bir bağlamda tanışabilseydik. bildik bir mekanda sıkılmayacağımız bir zamanda, “expert” olduğumuz sohbetlerde."